1 Ekim 2011 Cumartesi

İstanbul Modanın Başkenti Dedin Kıvanç,Çok Biliyorsun Kıvanç,Hadi Oradan Kıvanç

 Mavi Jeans Reklamlarında şöyle bir slogan vardı,"Burası İstanbul,modanın kalbi burada atıyor"diyordu Kıvanç Tatlıtuğ.Külliyen yalan yahu,İstanbul'da gerçekten zevkli giyinen insan bulmak gerçekten zor.Bizim genellikle imaj dediğimiz ya taklittir,ya aşırı süslülüktür,ya da aşırı sadeliktir.Yani bir şekilde uçlardadır hep.Tarzımızı kendimizi hiç oluşturmayız.Bir şey moda olmasın ikrah gelene kadar onu herkeste görürsün.Nefret edersin artık o şeyden ve giyemezsin bir daha.Kıyafet çizimi yapan birisi olarak bir kaç öneride bulunmak istiyorum naçizane.
1* Yerleri süpüren süpür süpür elbiseler:Bu elbiseler kesinlikle korkunç.Yani ya da şöyle söyleyeyim,kumsalda sevgilisiyle koşan Hülya Koçyiğit değilsin,bu elbise şehir içinde giyilmez.Yazlık yerlerde giyilir kadı ki Ekim geldi yani zorlama bence.
2*UGG bot:B*ku çıkartılmış şeylerin başını çeker kendisi.Bu kadar çirkin bir bot daha görmedim.Nedir yahu o öyle tavuk paçası gibi.Ve herkeste taba rengi var.Yani pişti ola ola bir hal oldunuz.Bir lokma havaların soğumasını bekliyor UGG'lu kızlar ki giysinler bu botları.Bir de yağmurlu havada giymiyorlar mı,yahu su çeker o.Böbrek hastası olacak bir nesil yetişiyor.
3*Aşırı sadelik:Bakınız kuğu bir millet değiliz,yani İngilizlermiş efendim Ruslarmış gibi canını hoop bir kot bir t-shirt'le sokağa atınca sakil duruyor çoğu insan.Olmaz yani,bakımsız Tarzan atmayın kendinizi sokağa.Hele kadınsan,olmaz,cıks.